Tatilin ardından çocuğu duygusal, zihinsel ve psikolojik olarak okula hazırlamak önemlidir. Bu dönemde ebeveynlere bazı görevler düşmektedir. Bu görevlerin başında öncelikle anne ve babaların çocukların neler hissettiğini anlamaya çalışmalı, korkuları ve kaygıları olup olmadığını çocuklarıyla konuşmalı, onları dinlemeli ve okul ile ilgili konular konuşulurken davranışlarını gözlemlemeli ve onlarla sağlıklı iletişim kurulmalıdır.
Okula isteksiz çocuğa nasıl davranılmalıdır?
Çocukların üzerine okul ve eğitimle ilgili fazla sorumluluk yüklenmemelidir. Okulun kendi gelişimi ve sosyal hayatı için gerekli olduğu doğru bir biçimde anlatılmalıdır. Bununla birlikte okula gitmeye isteksiz olan çocuklarda ebeveynlerin sabırlı olması, çocuklarına bu durumun normal olduğu ancak gitmedikleri durumlarda okulda kaçıracağı şeyler olacağı ve neden gitmesi gerektiği yumuşak bir dille hatta yaş grubuna göre oyun yolu ile anlatılmalıdır. Okul dönemi içerisinde bazen zorluklarla karşılaşabileceği, bu gibi durumlarda anne ve babanın ona her zaman destek olacağı, çocuğa karşı sevginin ders başarısına göre değişmeyeceği mesajı verilmelidir.
Okula uyum ile ilgili daha büyük zorluklar çeken çocuklar için, sabırlı ve kararlı olunmalı, gerektiği durumlarda uzmanlardan yardım alarak okul korkusunu yenmesi sağlanmalıdır.
Uyku düzeni sağlanmalı
Tatilde bol bol dinlenmeye ve oyun oynamaya vakit ayıran çocukların, okulların açılmasıyla birlikte alışkanlıklarını değiştirmek oldukça zordur. Yaz tatilinde geç saatlere kadar uyuyan, akşamları geç yatan çocukların, okullar açılmadan bir hafta öncesinde kendilerini okul saatlerine ayarlamaları gerekiyorsa biraz daha erken yatarak kendilerini alıştırmaları okul dönemi hazırlığında yardımcı olacaktır.
Oyun her zaman olmalı
Oyun çağındaki bir çocuğun yaşına uygun oyun oynaması, çocuğun fiziksel, psikolojik ve psiko-sosyal gelişimi için önemli bir unsurdur. Bu sebeple okula başlayan çocuğun da oyun çağında olduğu göz önünde bulundurulmalı ve okula hazırlık ve ödev yapma saatlerinin dışında oyun oynaması desteklenmelidir. Hatta oyun oynamaya teşvik edilmelidir. Bununla ilgili ebeveynler çocukları ile oyun saatleri oluşturabilirler. Bu oyun saatleri hem çocuğun gelişimini destekleyecek hem de aile ile çocuğun iletişimini destekleyecektir.
Sorumluluklarını ihmal etmemeli
Daha büyük sınıflarda olan çocukların konsantrasyon sürelerinin daha fazla olabileceği, derslerinin daha zorlaştığı ve daha çok tekrara ihtiyaç duyulması sebebiyle oyuna ayrılan saatin sınırlanması gerekmektedir. Ders çalışma saatlerinin arasına oyun saatlerinin eklenmesi bununla birlikte belirlenen sürelerin aşılmamasına da önem gösterilmelidir.
Çocuğun oyun saatlerinin belirlenen saatlerin dışına çıkarak sorumluluklarını ihmal etmemesine dikkat edilmelidir. Bu süreçte zorlanan ebeveynler sınırların olduğu bir çizelge hazırlayabilirler. Örneğin, ders saatinin belirli olduğu çocuğun mola sürelerinin belirli olduğu bir çizelge daha kolay ve uygulanabilir bir takip metodu olacaktır.
Çocuğunuzun okula uyum süreciyle ilgili yaşadığınız adaptasyon zorlukları özellikle 1 ayı aşıyor, giderek azalmıyor, dahası artıyorsa bu konuda çocuk ve ergen psikoloğu ile görüşme yapmanız fayda sağlayacaktır.
*Çocuk ve Ergenlik Psikoloğumuzdan randevu almak için Tıklayınız.