Geriatri beslenmesi; yaşlanmanın ve hastalıkların etkilerini geciktirme ile yaşlılığa bağlı fiziksel, psikolojik ve psikososyal değişikliklerin yönetilmesine yardımcı olma açısından önemlidir. Kalp hastalıkları, inme, kanser gibi birincil sırada yer alan ölüm nedenlerinin azaltılması veya ertelenmesi için optimal beslenme sağlanmalıdır. Yaşlanmayla beraber vücutta meydana gelen değişiklikler beslenmeyi etkilemektedir:
Metabolizma hızı yavaşladığı ve fiziksel aktivite yoğunluğu azaldığı için günlük alınan enerji azaltılmalıdır.
Vücut kompozisyonu kas ve su kaybı lehine değişmekte olup yeterli miktarda protein alınmaması süreci hızlandırmaktadır. Kas kaybının azaltılması/önlenmesinde düzenli egzersiz önemlidir. Ayrıca yetersiz protein alımı; kemik yoğunluğu kaybına ve bağışıklık sisteminin zayıflamasına neden olur.
Sindirim sistemi hormonları ve enzimlerinin azalması mide boşalma hızını geciktirmektedir. Mide asitliğinin azalması ile beraber B12 vitamini emilimi azalmaktadır. Bu durumlar pernisiyöz anemi ve kabızlık riskini artırmaktadır.
Kalp-damar hastalıklarının (KVH) görülme riski veya var olma ihtimali artmaktadır. Doymuş yağ oranı yüksek, trans yağ içeren kaynaklar; sağlıklı olanlarla (badem, ceviz, zeytinyağı, balık yağı gibi) değiştirilmelidir.
Kandaki homosistein seviyesini kontrol edebilmek için B6, folat ve B12 vitaminleri yeterli olmalıdır; böylelikle homosistein artışı engellenerek, KVH ve sinir sistemi hastalıkları riski azaltılır. Ek olarak folik asit enerji metabolizması için de önemlidir.
Susama hissinin azalmasına nedeniyle olası sıvı kayıplarını engellemek için en az 6-8 bardak su içilmelidir.
Özellikle tat alma duyusunun azalması iştahı azaltmaktadır. Sindirim zorluklarının ve kilo kaybının önlenmesi için öğünlerin hacmi küçültülerek öğün sıklığı arttırılabilir.
Sindirim sisteminin düzenlenmesi, kolesterolün düşürülmesi ve kan şekerinin düzenlenmesine yardımcı olan lif kaynakları beslenmede yer almalıdır. Beslenmeye sebze-meyve, bakliyat ve tam tahıllar gibi posa kaynakları düzenli olarak eklenmelidir.
Eklem ağrıları ve trigliserit düzeyini azaltan omega-3, geriatrik popülasyonda da önemlidir. Somon, sardalya gibi yağlı balıklar ve deniz ürünleri; ceviz, keten tohumu omega-3 içermektedir.
Osteopeni, osteoporoz ve kalça kırıkları riskinin arttığı bir dönemdir. Kemik sağlığını destekleyen kalsiyum (süt, yoğurt, peynir, kuru baklagiller) ve d vitamini (güneş ışığı) yeterince tüketilmelidir.
Diüretik ilaçların kullanımı yaygın olduğundan idrarla potasyum artabilir. Kan basıncını azaltan, kalp ve böbrek sağlığı için önemli olan potasyum; muz, avokado ve ıspanakta yüksek miktarda bulunur.
Yaşlanma sonucu artan hücre hasarı ve hastalık oluşma riskine karşı antioksidanlardan zengin, dengeli öğün dağılımına sahip ve yeterince besin öğelerini içeren bir beslenme programı olmalıdır.
Geriatri Diyetisyenimizden randevu almak için tıklayınız.
UYARI: Bu makale yalnızca bilgilendirme amaçlı yazılmıştır. Beslenme tedavisi kişiye özeldir. Hangi diyet türünün sizin için uygun olduğuna tıbbi durumunuz, beslenme şekliniz, sosyal yaşantınız vb. daha birçok etken göz önünde bulundurularak bir Beslenme uzmanı (Diyetisyen) tarafından karar verilmelidir.