Kefir geleneksel olarak inek ya da keçi sütünden elde edilen fermente bir içecektir. Kefir kelimesi ise yedikten sonra iyi hissettirmesi nedeniyle “keyif” ten türemiştir.
Görünüm olarak karnabaharı anımsatan maya ve laktik asit bakterilerden oluşan kefir granülleri süte eklenir ve yaklaşık 24 saat sonra bu mikroorganizmalar çoğalarak, fermantasyon adı verilen işlemi gerçekleştirir ve kefir meydana gelir.
Fermentasyon sırasında laktozun parçalanması kefirin sindirimini kolaylaştırmaktadır. Bu nedenle laktoz intoleransı olan bireyler kefiri süte göre daha kolay tüketebilmektedirler. Laktik asidin yanı sıra bazı vitaminler ve başka yararlı yan ürünlerin sentezlenmesi ise kefirin besin içeriğini zenginleştirmektedir. Başta B12 vitamini olmak üzere B1, folik asit, biyotin, K vitamini, kalsiyum, magnezyum bakımından oldukça iyi bir kaynaktır. İçerdiği B grubu vitaminler böbrek, karaciğer ve sinir sisteminin düzenlenmesine yardımcı olurken; kalsiyum ve magnezyum ise beslenmeye katkı sağlamakta, deri bozukluklarının tedavisine yardımcı olmakta, hidrolize olmuş proteinlerin vücut tarafından emilimini kolaylaştırmaktadır.
Ona karakteristik mayhoş tadını veren asidik yapısı mide ve pankreasta enzim salgılanmasını, sindirimi kolaylaştırırken, besinlerin mideden bağırsaklara geçişini de hızlandırmaktadır. Kefirde bulunan triptofan esansiyel bir aminoasit olup sinir sistemini rahatlatıcı yönde etki gösterir.
Sindirim sistemi üzerindeki tüm bu etkilerinden dolayı kefir aynı zamanda kolesterol düşürücü etki de göstermektedir. Fekal florada kolesterol sentezini uyarmaksızın propiyonik asit üretimini arttırarak dolaylı yoldan böyle bir etki yaratmaktadır.
Bunların yanı sıra içeriğinde bulunan selenyum; E vitamini, katalaz ve süperoksit dismutaz enzimlerinin de hücreler üzerine antioksidatif etki göstererek kanseri riskini azalttığı, tümör gelişimini yavaşlattığını raporlayan pek çok çalışma mevcuttur.
Laktoz fermente olurken sütte bulunan kazein de kısmi olarak parçalanmakta ve bunun neticesinde de çok sayıda peptid ve amino asit oluşmaktadır. Ortaya çıkan bu peptidik fraksiyonlardan bazılarının immün sistem düzenleyici etki gösterdiği düşünülmektedir.
Sağlık üzerine pek çok olumlu etkiye sahip olan kefir yine de bir ilaç gibi düşünülmemekle beraber oldukça iyi bir probiyotik olduğu için sağlıklı ve dengeli bir beslenme planı dahilinde rahatlıkla tüketilebilir.
Beslenme Danışmanlığı için randevu almak veya ücretsiz ön görüşme yapmak için tıklayınız.
